Görür, depremin büyüklüğünü, tam 5 milyon ton dinamitin aynı anda patlamasına denk bir enerji ürettiğini belirterek, depremlerin tekrar etme olasılığına dikkat çekti.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ‘6 Şubat Depreminin Yıl Dönümünde Deprem Dirençli Kentler’ paneline katılan Prof. Dr. Görür, depremlerin öngörülebilir olduğunu ifade etti. “Deprem bizim kaderimiz değil, ancak deprem öngörülebilir. Bugünkü bilim ve teknolojiyle, Diyarbakır’ı deprem dirençli hale getirmek mümkün” diyen Görür, 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin büyük bir enerji salınımı gerçekleştirdiğini vurguladı. Görür, bu depremin, 5 milyon ton TNT (dinamit) patlamasına eşdeğer bir enerjiye sahip olduğunu, bunun yüzlerce atom bombasına denk geldiğini söyledi.
Diyarbakır’ı Bekleyen Asıl Tehdit: Bitlis-Zagros Fayı
Prof. Dr. Görür, Diyarbakır’a yönelik risklerin de altını çizerek, “Diyarbakır’ı vuracak olan asıl deprem, Bitlis-Zagros fayı hattındaki depremdir” dedi. Görür, 6 Şubat depreminin Doğu Anadolu fayı üzerinde meydana geldiğini ancak Diyarbakır’ı tehdit eden büyük depremin Bitlis-Zagros fayı üzerinde olacağını, bu fayın hareket geçmesiyle asıl büyük felaketin yaşanabileceğini belirtti.
Depremlerin Tekrar Etme Kaidesi
Görür, deprem bölgelerinde belirli aralıklarla aynı büyüklükte depremlerin yeniden meydana geleceğini ifade etti. Depremin doğal bir süreç olduğunu belirten Görür, “Bir yerde bir deprem olursa, belirli bir süre sonra aynı büyüklükte deprem bir daha olur. Bu, bilimsel bir kuraldır, matematik gibi kesindir” dedi.
Bilim insanlarının yaptığı çalışmalarla deprem riskinin yönetilebilir olduğuna inandığını söyleyen Görür, depreme karşı alınacak önlemlerin, şehirlerin dayanıklılığını artırabileceğini vurguladı.