Nöbetçi Eczaneler
Dervişoğlu, son dönemdeki tehditlere karşı İçişleri Bakanlığı’na seslenerek kendisine tahsis edilen korumaların geri çekilmesini istedi. Ayrıca, saldırılara ve tehditlere karşı verdiği cevabında, “Şehit analarının duaları bana yeter” diyerek, kişisel güvenliğiyle ilgili bir endişe taşımadığını belirtti.
“İçişleri Bakanlığı’na Sesleniyorum: Korumalarımı Geri Çekin”
Sinan Ateş’in katledildiği yerden yaptığı açıklamalarda, hükümetin sessizliğine dikkat çeken Dervişoğlu, İçişleri Bakanı’na doğrudan hitap ederek, “Bana tahsis edilen koruma polislerini derhal geri çekin. Şehit analarının duaları bana yeter” dedi. Bu sözleriyle, kişisel güvenliği için devlet korumasına ihtiyacı olmadığını ve tehditlere karşı korkmadığını vurguladı.
“Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı Nerede?”
Dervişoğlu, kendisine yönelik tehditlerin üzerinden 16 saat geçtiği halde Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı tarafından herhangi bir adım atılmadığını belirterek, bu durumu eleştirdi. “Cumhurbaşkanı ve diğer yetkililer nerede?” diyerek, yetkililerin tehditlere karşı ne zaman harekete geçeceğini sorguladı.
“Bu Katillerin Hamilerinden Mi Korkuluyor?”
Dervişoğlu, tehditleri yapan kişilerin arkasında kimlerin olduğunu sorarak, “Korkuyorlar mı? Kimden korkuyorlar? Bu katillerin hamilerinden mi çekiniyorlar?” diyerek, devletin ve yetkililerin bu tehditlere karşı gösterdiği kayıtsızlığı eleştirdi. Ayrıca, siyaset yapma hakkının engellenmeye çalışılmasının, anayasal bir suç olduğunu vurguladı ve devletin bu tür tehditlere karşı daha sert bir duruş sergilemesi gerektiğini söyledi.
“Herkese Verilecek Cevabım Yok”
Dervişoğlu, tehditlere karşı herkesin cevabını alamayacağına da dikkat çekti. “Ahlaksızlara cevap vermek, onlara değer vermek olur” diyerek, siyasi muhataplarının belli olduğunu belirtti. Bu açıklamaları yapma amacının ise sadece sorumluluğu olanlara hatırlatmalarda bulunmak olduğunu ifade etti.
Öcalan’ın Meclis’e Gelmesi ve Tepkileri
Dervişoğlu, İYİ Parti’ye yönelik saldırıların Abdullah Öcalan’ın Meclis’te konuşma talebine karşı çıkan tutumlarından sonra arttığını ifade etti. “Öcalan Meclis’e gelecek, konuşacak, ben Ankara sokaklarında gezemeyecek miyim?” diyerek, kendisinin anayasal hakkı olan siyaset yapma hakkını savunmaya devam edeceğini belirtti. Öcalan’ın Meclis’te konuşmasının Türkiye’yi istibdat rejimine sürükleyeceğini söyleyen Dervişoğlu, İYİ Parti’nin bu süreçteki rolünü ve duruşunu net bir şekilde ortaya koydu.
“Türkiye’yi İstibdata Sürüklemeye Çalışıyorlar”
Dervişoğlu, mevcut hükümetin Türkiye’yi istibdat rejimine sürüklemeye çalıştığını iddia etti ve “Yaratmak istedikleri Türkiye Yüzyılı bu mu?” diyerek, merkezi siyasetin inşa edilmesinin önemini vurguladı. Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) zaafiyetinden beslenme niyetinde olmadıklarını, ülkenin demokratik değerleri ve cumhuriyetin kazanımlarının savunulması için siyaset yaptıklarını belirtti.
“Bizi Yıldırmak İstiyorlar, Ama Teslim Olmayacağız”
Tehditlere ve saldırılara rağmen İYİ Parti’nin bu yoldan dönmeyeceğini ve yılmayacağını ifade eden Dervişoğlu, “Bizi yıldırmak, korkutmak istiyorlar ama biz teslim olmayacağız” dedi. Partisinin her türlü baskıya rağmen, hak, hukuk ve adalet mücadelesini sürdüreceğini ve Türkiye’nin geleceği için demokratik bir yol haritası çizmeye devam edeceğini belirtti.
Demokrasi ve Adalet Mücadelesi
Dervişoğlu, kendisinin ve partisinin demokratik bir Türkiye için mücadele ettiğini, bu mücadelede hiçbir tehditten geri adım atmayacaklarını söyledi. “Demokrasi ve adalet için mücadelemiz sürecek” diyen Dervişoğlu, tüm tehditlere rağmen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının hak ve hukukunu savunmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.
“Sürecin Ardında Türkiye’nin Geleceği Var”
Son olarak, İYİ Parti’nin karşı karşıya kaldığı saldırıların, ülkenin geleceği için verdikleri demokratik mücadelenin engellenmeye çalışılmasının bir sonucu olduğunu belirten Dervişoğlu, “Bizi yıldırmak istiyorlar, ama biz bu mücadeleyi asla bırakmayacağız” dedi.