Çanakkale’nin zemin yapısının “çürük” olduğunu belirten Görür, bu bölgenin aktif fay hatlarının ortasında yer aldığını ve büyük bir depreme davetiye çıkardığını vurguladı.
Ege’deki Depremler ve Potansiyel Riskler
Prof. Dr. Naci Görür, Ege Denizi’nde yaşanan “deprem fırtınaları”na dikkat çekerek, bölgedeki sismik hareketlerin çoğunlukla 4 büyüklüğünde olduğunu ancak zaman zaman 5’in üzerinde depremlerin meydana geldiğini söyledi. Afrika levhasının Anadolu levhasının altına dalması ve bunun sonucunda gerilen Anadolu levhasının deniz tabanındaki lavlarla etkileşim içinde olduğunu belirten Görür, “Bu tür depremler zamanla durur, ancak çok büyük depremler yaşanması durumunda kıyı bölgelerinde ciddi yıkımlar olabilir. AFAD ve yerel belediyeler gerekli önlemleri almış durumda” dedi.
Santorini Adası’ndaki Volkanik Tehlike Tartışmaları
Görür, Yunanistan’ın Santorini Adası’nda yaşanabilecek bir volkan patlamasına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Bu tür bir patlamanın ciddi hava kirliliği ve sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirten Görür, ancak şu anda böyle bir volkanik aktivitenin belirtisi bulunmadığını vurguladı. “Bir volkan patlamadan önce belirli hareketler gösterir. Şu an için böyle bir tehlike söz konusu değil” ifadelerini kullandı.
Deniz Seviyesinin Çekilmesi ve Tsunami Endişesi
Son günlerde deniz seviyesinin çekilmesiyle ilgili endişelere de yanıt veren Prof. Dr. Görür, bunun depremden önce yaşandığına dair yorumların yanlış olduğunu söyledi. “Deniz seviyesindeki çekilmeler tamamen iklimsel olaylarla ilgilidir. Rüzgar, atmosferik basınç farkları gibi faktörler deniz seviyesinde değişikliklere neden olabilir” diyerek, bu olayın tsunamiyle ilgisi olmadığını belirtti.
Çanakkale İçin Uyarı: Çürük Zemin ve Deprem Riski
Çanakkale’nin deprem riskine de dikkat çeken Prof. Dr. Görür, kentteki zemin yapısının oldukça çürük olduğunu ve bu durumun büyük tehlike oluşturduğunu söyledi. Çanakkale’nin Kuzey Anadolu Fayı ve Marmara Bölgesi’ndeki aktif fay hatları arasında yer aldığını belirten Görür, “Çanakkale’nin zemini sağlam değil. Kentin kuzey ve güney kısımları dağlık alanlardan oluşuyor, ancak yerleşim alanları çürük zeminlere kurulmuş durumda. Bu fay hatları 7 ve üzerinde büyüklükte depremler üretebilir” diye konuştu.
Prof. Dr. Görür, Çanakkale’de deprem direncinin artırılması için çalışmalar yapılması gerektiğini, ancak şehrin şu an için depreme dayanıklı olmadığını sözlerine ekledi.