Bu keşif, Suriye’deki iç savaşın ve Esad rejiminin uyguladığı zulmün boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle Esad rejiminin işkence merkezi olarak bilinen Sednaya Hapishanesi’nden çıkarılan ve toplu mezarlara gömülen Suriyelilerin hikâyeleri, savaşın acı yüzünü gösteriyor.
İşkence ve Zulmün İzleri
Şam kırsalındaki El Zeynebiye bölgesinde bulunan toplu mezarlar, Suriye halkı için büyük bir anlam taşıyor. Rejim karşıtı muhaliflerin iktidara gelmesinin ardından, Esad rejiminin halka yaşattığı vahşet, bu mezarlarda kaybolan insanlar üzerinden somut bir şekilde ortaya çıkıyor. Mezarlarda yapılan kazılar, tanıdık eşyaların veya elbise parçalarının bulunmasına olanak sağlıyor, bu da kaybolan kişilerin aileleri için bir umut ışığı olabiliyor.
Toplu Mezarları Ziyaret Eden Aileler
Sednaya Hapishanesi’nde yıllardır kaybolan yakınlarını arayan Suriyeliler, toplu mezarlara gelerek burada yakınlarının cesedini bulmayı umut ediyor. Esad rejiminin işkence uyguladığı hapishaneye defalarca ziyaret gerçekleştiren ancak bir daha görüşemeyen Suriyeli bir kadın, gözyaşları içinde şunları söyledi: “Sednaya’da toplam 4 defa ziyaret ettim. 2014 yılından sonra bizi görüştürmediler. Bir daha görüşemedik.”
“Şehitler Terörist Değil, Esad Teröristtir”
Sednaya Hapishanesi’nde öldürülen ve toplu mezarlara gömülen insanlar hakkında açıklama yapan Zaid Firas, “İki araçla toplam 400 kişiyi getirip buraya gömdüler. Kendi gözlerimle gördüm. Şehitler terörist değil, Esad teröristtir. Elimdeki insan kemiği” diyerek, mezarları kazarken bulduğu bir kemiği toprağa gömdü. Bu ifadeler, Esad rejiminin halkına uyguladığı zulmü ve işlediği suçları bir kez daha ortaya koydu.